Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Darü’l-Mülk Projesi kapsamında restorasyonu tamamlanan eski Tekel Binası-Depo No: 4’te sergilenecek “Medeniyet Kuran Şehir” sergisinin açılışını yaptı.
Konya Büyükşehir Belediye Başkan Altay, Depo No: 4’te düzenlenen programda geçmişte tekel deposu olarak kullanılan binanın Büyükşehir Belediyesi tarafından kamulaştırılarak sergi ve kafeteryadan oluşan bir alana dönüştürüldüğünü ifade etti.
Darü’l-Mülk Projesi kapsamında 20 farklı noktada proje yürüttüklerini anımsatan Altay, “Bunların bir kısmı tamamlandı, bir kısmı devam ediyor, bir kısmının proje aşamaları sürüyor. Ama biz adeta büyük planın çerçevesi olarak nakış nakış işliyoruz ve yapbozun parçalarını tek tek yerine koyuyoruz. Bütüncül olarak baktığınızda bir resim ortaya çıkmaya başladı. Depo No: 4 ile beşinci proje tamamlanmış oluyor.” diye konuştu.
“Konya’nın turizmine katkı sağlamayı planlıyoruz”
Altay, Darü’l-Mülk Projesi kapsamında şehir merkezinde biten ve devam eden çalışmalardan bahsederek, şunları aktardı:
“Daha önce Mevlana Çarşısı ve Altın Çarşı kentsel dönüşümünü tamamlamıştık. Şu anda Konya’ya gelenlerin gıptayla bahsettikleri, güzel alışveriş yaptıkları ve çokça fotoğraf çekilen bir alana dönüştü. Bununla beraber Büyükşehir Belediyesi Taş Bina ve Dijital Tanıtım Merkezi ayrıca yan taraftaki spor alanları da Taş Bina Kültür Sanat olarak şehrimize hizmet veriyor. Alaaddin Cephesi’ndeki çalışmalarımızı tamamladık. Meydan Evlerinde çalışmaya devam ediyoruz. Yine Darü’l-Mülk Sergi Alanı geçtiğimiz günlerde Kültür ve Turizm Bakanımızın ziyaretleriyle hizmete açılmış oldu. Orada da Türkiye’ye örnek bir proje Selçuklu Sultanları’nın maskları ile Türkiye Selçuklu Sikkeleri Sergisi’ni açmış olduk. Yine Darü’l-Mülk Projelerimizin en önemlilerinden birisi olan eski belediye binamızın bulunduğu yere kütüphane yapılmasıyla ilgili süreç tamamlandı. İnşallah yakın zamanda temelini atarak bunu gerçekleştirmiş olacağız. Larende Dükkanlarını inşallah birkaç hafta içerisinde teslim ederek Larende’deki yıkımı gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Sırçalı Medrese etrafında neredeyse Larende Caddesi’ndeki kadar bütün alanda yıkım işlemleri tamamlandı. Şimdi Alaaddin Caddesi’ne bakan kısımdaki bir alanın kamulaştırılmasıyla da ilgili geçen gün Meram Belediyemiz ile bir protokol imzaladık. Oradaki süreci de devam ettiriyoruz. Yine Şems Bölgesi’ndeki çalışmalarımız devam ediyor. Projelerin en önemli ayaklarından birisi olan Alaaddin Tepesi’nde bulunan saray kalıntısı ve kazıyla ilgili projenin lansmanını hep birlikte yaptık. İnşallah projenin uygulama aşamalarına devam ediyoruz. Tamamlandığında şehrimizde Mevlana Meydanı’ndan başlayarak Şehir Kütüphanesi’ne kadar alanda 20 projeyle hem Konya’nın turizmine katkı sağlamayı hem de Konya’nın o kadim kültürünü yeniden açığa çıkarmayı planlıyoruz.”
Depo No: 4’ün Büyükşehir Belediyesi bünyesine alındığı günden itibaren yoğun bir çalışma neticesinde bir sergi alanı, kafeterya ve gençlerin uğrak noktası olacak bir alana dönüştürüldüğünü dile getiren Altay, güzel bir restorasyon çalışması olduğunu belirtti.
“Sergimiz, Konya’mızın gizli kalmış medeniyet birikimini açığa çıkaracak”
Sergi hakkında bilgi vererek konuşmasını sürdüren Altay, şöyle devam etti:
“Depo No: 4’te ilk sergimizi özellikle seçtik ve ‘Medeniyet Kuran Şehir’ sergimizle aslında Konya’nın medeniyet birikimini, gücünü ve bu anlamda biriktirdiklerini kamuoyuyla paylaşmayı arzu ediyoruz. Böylece Konya’nın tarih boyunca depoladığı hafızayı Depo No: 4 yeniden açığa çıkarmış olacak. Sergimiz genel hatlarıyla Türk-İslam tarihinin en önemli şehirlerinden Konya’mızın gizli kalmış medeniyet birikimini açığa çıkaracak. Sergide kurucu şahsiyetler olarak yer alan Mevlana Celaleddin Rumi, İbn-i Arabi, Sadrettin Konevi gibi ilim sahiplerini, farklı açılardan yeniden tefekkür etmeye dair yerleştirmede bulunuyor. Medeniyet hafızamızı okumak ve üzerine yeniden düşünmek maksadıyla şehrimizin 14 noktasında dağılmış halde bulunan tarihi eserleri ise bir araya getirmiş oluyoruz. İnce Minerali Medrese’nin girişinde yer alan ve aynı zamanda ana konseptini oluşturan ‘zengi düğümü’ serginin merkezinde yer alıyor. Bu mimari şaheserin günümüze taşıdığı sırları oldukça ilgi çekici ve merak uyandırıcı bir şekilde sergimizde anlattık. Sergide ayrıca 16. yüzyıl matematikçilerinden Matrakçı Nasuh’a ait Konya minyatürü, şehir kodları adıyla yeniden yorumlanıyor. Minyatür elektronik bir devreye dönüşerek Konya hakkındaki tarihi bilgiyi oldukça teknolojik ve etkileşimli bir dille yeniden okunur ve anlaşılır kılıyor. Sergimizin bir diğer odak noktası ise ‘piksel dokuma’ adı verilen geleneksel Türk Dokuma Sanatı’na dair çok özel dijital bir uygulama oluşturuyor olması. Dijital görüntü karesiyle halı ürün tekniğinin birleştirildiği bu teknikle klasik bilginin modern tekniklerle ilişkisini düşünmemizi sağlıyor. Burada toplam 16 farklı restorasyon birbirinden farklı görünmesine rağmen birbirini tamamlayan bir ilişki içerisinde ziyaretçilere sunulmuş oluyor.”
Depo No: 4’ün Konya’nın kültür mirasına katkı sağlayacağını ümit ettiklerini vurgulayan Altay, “İnşallah diğer projeler de tamamlandığında ki daha önce 2026 sonuna işaret etmiştik. Bununla ilgili çalışmalara devam ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde açtığımız Çatalhöyük Tanıtım ve Karşılama Merkezi çok yoğun bir ilgi görüyor. Medeniyetimize ait ne varsa gün yüzüne çıkarmak, teknolojinin bize verdiği imkanlarla Türkiye’ye örnek projeler oluşturmak için çaba sarf ediyoruz. Şehrimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.” dedi.